- NAKS
- Nakletmek. * İfsad etmek, bozmak. * Evmek. Acele etmek. * Kimseye lâkap takmak. * Ayıplamak. * Kilise çanını çalmak. Çan çalmak, çana vurmak
Yeni Lügat Türkçe Sözlük . 2009.
NAKS
Look at other dictionaries:
nakş — (A.) [ ﺶﻘﻥ ] 1. nakış, desen. 2. resim. 3. duvar resmi. ♦ nakşedilmek işlenmek. ♦ nakş etmek işlemek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
NAKŞ-BENDÎ — f. Kalbde zikir yoluyla, tefekkür ile İlâhî sevgiyi, uyanıklığı nakşa çalışan mânâsiyle, Şeyh Bahâüddin Nakş bendî nâmındaki azîm bir velinin kurduğu ve en ziyade hafî zikre dayanan tarikata mensub olan.(Silsile i Nakşî nin kahramanı ve bir… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NAKŞ — Bir şeyi çeşitli renklerle boyamak. * Resim. * Tezyin etmek. * Bedene batmış dikeni çıkarmak. * Bir şeyin esasını araştırmak. * Yaymak. * Suda ıslanmış hurma. * İpekle, sırma ile işleme. * Mc: Hile … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
naks — plural of nak … Useful english dictionary
NAKŞ-BEND — f. Kumaşların nakışlarını bağlayarak ipek tellerle tezgâhı hazırlayan. Nakış işleyen. * Ressam … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NAKŞ-I DİL-FİRİB — Gönül aldatıcı suret … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NAKŞ-I KADEM — Ayak izi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NAKŞ-I KİLKÎ — Kalemle yapılan nakı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NAKŞ-PERDAZ — f. Nakış yapan ressam … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NAKŞ-PERDAZÎ — f. Ressamlık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
